imagocular

imagocular

Beynin Gölgeleri 1 - Yönelmişlikler / Hakkındalık ( Intentionality, aboutness )

Saffet Murat Tura, Psikiyatri Felsefesini anlatmaya devam ediyor. Zihnin bir doğa olayı olarak açıklanmasında zihin kavramını devre dışı bırakırken karşılaşılan en önemli sorunlardan biri olan "Yönelmişlikler / Hakkındalık " üzerine konuşuyor... Bilim nedir? Psikiyatride "eş ölçümlü olamama"nedir? İnsanın natüralizasyonunu zorlaştıran özellikleri nelerdir? sorularını açıkladıktan sonra hakkındalık kavramını tartışıyor.

Tartışmaya katılanlar: Burak Atamtürk, Betül Yalçıner, Kerem Cankoçak, Aykut Turhan, Demet Parlar

Beynin Ötesi (Beyond Brain), Louise Barrett (Alfa Bilim Dizisi, baskıda)




8. BÖLÜM

Çıplak Beyin Diye Bir Şey Yok

Sende 4 yaşındaki bir çocuğun beyni var ve eminim o da bundan kurtulmak isterdi.
Groucho Marx

Geçen bölümdeki görece soyut sistemlerden uzaklaşıp gerçek beyinlere ve bunların çevreyle nasıl kenetlendiğine bakarsak, hayvanların bilişsel süreçlerini ve davranışlarını daha dinamik bir yaklaşımla ele alabiliriz. Berkeleyden nörofizyolog Walter Freeman neredeyse otuz yıldır (esas olarak) tavşanların koku, görme, dokunma ve işitme duyuları üzerine çapraşık ve titiz deneyler yürütüyor ve araştırmacı beyinle çevre arasında sistem yaklaşımının öngördüğü türden dinamik bir kenetlenmeyi temel alan bir öğrenme modeli öneriyor.[1] Ama Freeman’ın beyin, beden ve çevrenin nasıl birbiriyle uyumlu olduğuna ilişkin görüşlerini tam olarak anlayabilmek için, bu çalışmaları ayrıntılı olarak incelemeden önce dinamik sistemler teorisinin temellerini biraz daha iyi kavramamız gerekiyor.
Matematiksel açıdan, dinamik bir sistem, (Watt regülatöründe buhar makinesinin hızı ve ağırlıklı kol açısı gibi) sistemin belli bir andaki durumunu belirten bir dizi durum değişkeni ve bu değişkenlerin zaman içinde nasıl değiştiğini açıklayan bir dizi denklemle ifade edilir. Sistemin durumunda değişikliğe yol açabilecek miktarları ifade eden ama bu değişiklik sonucunda kendileri değişmeyen belli değerler de olabilir: bunlara sistemin parametreleri adı verilir. Meselenin bütününü bu terimlerle ifade ettiğimiz zaman, dinamik bir sistemi, boyut sayısının sistemdeki durum değişkeni sayısıyla belirlendiği bir tür grafik —çok boyutlu bir faz uzayı”— olarak düşünme olanağı elde ederiz. Böyle bir faz uzayında, sistemin olası her bir durumu (durum değişkenlerinin mümkün olan bütün kombinasyonları) tek bir noktayla ifade edilebilir. Böylece, zaman içinde sistemin durumunda gerçekleşen değişiklikler faz uzayındaki bir eğri şeklinde ifade edilebilir; bu eğriye sistemin yörüngesi adı verilir. Her zaman olduğu gibi, dinamik sistemi somut bir örnekle anlatırsak faz uzayı kavramının da yörünge kavramının da anlaşılması kolaylaşabilir; ama bu kez ağırlıklı regülatör örneğine geri dönmek yerine, Rolf Pfeifer ve Josh Bongard’ın Puppy örneğine, yani Japon robotik uzmanı Fumiya Iida tarafından geliştirilen hünerli robotik köpeğe başvuracağız.[2]